Sağlık

Behçet Uz'a anne oteli yapılıyor

Uşak'tan da hasta kabul eden Türkiye'nin tek çocuk eğitim ve araştırma hastanesi Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne anne oteli yapılıyor...

Abone Ol

 İzmir’in ve Türkiye’nin tek çocuk eğitim ve araştırma hastanesi yenileniyor. Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yapılacak ek bina için geri sayım başladı. 

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Yönetim Kurulu Üyesi, Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Doktor Murat Balanlı, Türkiye’nin en nitelikli hastanesi olmalarına karşın fiziki yetersizlik nedeniyle zaman zaman yaşadıkları sıkıntıyı ortadan kaldırmak amacıyla mevcut acil servis ile İzmir Sağlık Müdürlüğü binası arasında kalan H ve J bloklarının yıkılarak yerine yeni ve modern bir ek bina yapılacağını söyledi.

Modern bir acil servis ile beş kattan oluşacak yeni ek binanın 1,5 yıl sonra hizmete açılacağını belirten Dr. Murat Balanlı, tek ve iki kişilik odalardan oluşacak yeni bina ile yer sorununun ortadan kalkacağını söyledi.



YENİ BİNANIN TEMELİ YAKINDA ATILACAK

Balanlı, Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin İzmir’in en köklü hastanelerinden biri olduğunu belirterek şöyle konuştu: “Nitelikli yatak sayımız oldukça yetersiz, binalarımız eski. Fakat nitelik olarak çok nitelikli bir kurumuz. İnşallah bundan sonra yer sorunumuz kalmayacak. Bu yeni yapılacak binada modern bir acil servis kurulacak. Hastalarımızı biz şu anki mevcut acil servisimizde karşılıyoruz. Fiziki olarak sıkıntı yaşıyoruz. Ama yeni acil servis son derece modern ve çok güzel olacak. Şu anki mevcut acil servisin olduğu blok ile Sağlık Müdürlüğü bloğu arasındaki H ve J blokları yıkılıyor. O yıkılan yerde inşaatımız olacak. Bir katı bodrum olmak üzere beş katlı bir yer olacak. Üst katında çocuk yeni doğan olacak. Sonra yeni doğan yoğun bakımlarımız olacak.” 

Yeni binada 120 yeni doğan yatak ve küvözü olacağını böylece İzmir’de artık yeni doğan çocuklarla ilgili küvöz ve yatak sorununun kalmayacağını kaydeden Dr. Balanlı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biliyorsunuz İzmir’de kamu ve özel hastanelerinde toplam 160 yeni doğan yoğun bakım yatağı var. Bunun 80’i bizim kurumumuzda, geri kalanı diğerlerinde. Zaman zaman küvöz ve yenidoğan yatağı bulunamadı diye haberler oluyor. Yarısını burası karşılıyor zaten. Yeni binamızda 120 yeni doğan yatağı olacak. O nedenle burası yapıldıktan sonra İzmir’de artık küvöz sorunu kalmayacak. Hematoloji, onkoloji birimimiz var. Bu birim Türkiye’de en fazla hematolojik ve onkolojik vakaların yatırıldığı ve tedavi edildiği bir birim. Bu kadar yoğun başka bir yer yok. İnşaatta ihale süresi 450 gün. Firmayla görüşmelerimizde daha kısa sürede bitireceklerini sözel olarak belirtiyorlar. Bir aksilik olmazsa 1,5 yıl sonra hizmete girmiş olacak. Yer teslimini yaptık firmaya. Önümüzdeki günlerde temeli atılacak. Burası hizmete başladığı zaman gerçekten İzmir’in büyük bir ihtiyacını karşılayacak. Hastanemiz misyonu itibariyle yeni binalarında daha güçlü olarak hizmet verecek.”

Dr. Murat Balanlı, birçok biriminde koğuş sisteminin uygulandığı Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde nitelikli, tek ya da iki kişilik oda sayısını artırmak için çalışma yürüttüklerini belirtti.







EN ÇOK İSTEDİĞİMİZ ŞEY NİTELİKLİ ODA SAYISINI ARTIRMAK

Dr. Balanlı, koğuş sisteminin temizlik ve güvenlik sakıncalarının yanı sıra anne-çocuk arasındaki ilişkiyi de olumsuz etkileyebildiğini dile getirerek, en çok istedikleri şeyin nitelikli oda sayısını artırmak olduğunu söyledi.

Tüm binaların yenilenmesi için de çalışma yürüttüklerini belirten Balanlı, sözlerine şöyle devam etti: “Olacak inşallah. Şimdiye kadar başarmaya çalışmış ama bununla uğraşanların hepsi gitmiş görevinden. Ben başaracağımı tahmin ediyorum. Yatak sayısının artırılmasıyla ilgili bir çalışma yapacağız. Acil servis, yeni doğan yoğun bakımı, hemotoloji ve onkolojiyi yeni binaya taşıyınca yer açılacak, yatak sayımızı artıracağız. Alan açılacak, koğuş sistemi olan odalarımız var, iki kişilik nitelikli odalara dönüştüreceğiz. Şu an 364 yatağımız var. Fazlaydı o, bunları biz azalttık. Diğer servislerimizde de odaları küçülttük. Koğuş sisteminin birinci sakıncası gelen aile rahatsız oluyor. Çocuk annesiyle tek kalmak istiyor, diğer hasta yakınlarıyla bir arada olmak istemiyor. Temizlik, güvenlik açısından da önemli. Kalabalık ortamlar enfeksiyonların oluşması açısından risk oluşturuyor. Amaç kişinin kendisini iyi hissetmesi. Şu an en çok istediğimiz şey nitelikli oda sayısını artırmak. Ekonomimiz ve imkanlarımız dahilinde buna geçiş yapacağız. Zaten yeni yapılacak binamızda koğuş sistemi olmayacak. Nitelikli odalar olacak. Diğer yerlerde nitelikli odalarımız var. İntaniye, hemotoloji, onkoloji nitelikli odalar artık. Ama burada büyük çocuk servisinde, süt 1 ve süt 2’de koğuş sistemi var. Oraların hepsini düzeltiyoruz. Mesela altı kişilik odalar, ikiye bölüp en azından üç kişi olmasını sağlıyoruz.”



HASTANE BAHÇESİNDE ANNE OTELİ DE YAPILACAK

Dr. Murat Balanlı, İzmir’in yanı sıra Ege Bölgesi illeri ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu kentlerinden bile hasta kabul ettiklerini kaydederek, yeni bina hizmete girdikten sonra açılacak yeni alanda kent dışından gelen aileler için bir de Anne Oteli inşa edeceklerini açıkladı. Hasta çocuk-anne ilişkisinin mutlaka sağlıklı sürmesi gerektiğini anlatan Dr. Murat Balanlı, açıklamalarına şöyle devam etti: “Bizim şu anda sadece İzmir’e değil. Ege Bölgesi’nden ya da diğer bölgelerden de hastalar geliyor. Çözümlenememiş hastalar bize geliyor. Aydın’dan, Manisa’dan, Uşak’tan, Denizli’den hatta Türkiye’nin 81 vilayetinden hasta kabul ediyoruz. Kars’tan uçak ambulansla vaka geliyor buraya. Mardin’den, Hakkari’den gelip yatan hasta sayısı hiç de azımsanmayacak oranda. İnşaat bittikten sonra yerimiz açılacak. Açılacak olan alanda bir anne oteli yapacağız. Çocuk anne ilişkisinin mutlaka sürmesi gerekiyor. Geldikleri zaman burada konaklama noktasında onlara bir mekan sağlamalıyız. İl dışından gelenlere konaklamada sosyal hizmetler yardımcı oluyor ama hastane içerisinde böyle bir şey olursa çok daha insan onuruna yakışır bir şey olur.”