Karaciğer hastalıkları giderek yaygınlaşıyor ve bir salgın haline geliyor. Artık her 3 kişiden 1'i karaciğer hastası. Siroza kadar giden karaciğer rahatsızlıklarının temel nedenlerinin başında yanlış beslenme geliyor. Yanlış beslenme karaciğer iflası anlamını taşıyor. İşte uzmanların bu konudaki uyarıları;
Feride Fonksiyonel Yaşam Koordinatörü Uzm. Dyt. Başak Satar, rahatsızlığın çözümü için hayati öneme sahip fonksiyonel bileşikler ve besinleri sıraladı.
Karaciğerin yağ metabolizmasında ve depolamasında rol oynayan, vücudumuzda 500’den fazla da işlevi bulunan merkezi bir organ olduğunu söyleyen Uzm. Dyt. Satar, “Karaciğer ağırlığının %5’inden fazla yağ miktarına sahip olursa, özellikle de trigliseritlere ve hepositlerin %5’ten fazlasında yağ damlalarına rastlanması karaciğer yağlanması olarak tanımlanmaktadır. Yağlanma basit bir yağ birikimi şeklinde başlayıp ilerleyen aşamalarda karaciğer inflamasyonu, fibrozisi, sirozu ve karaciğer iflasına kadar gidebilmektedir.” uyarısında bulundu.
Karaciğer yağlanmasını alkole bağlı karaciğer yağlanması ve alkolik olmayan karaciğer yağlanması şeklinde iki grupta ele alınabileceğini söyleyen Satar, “Alkolik olmayan karaciğer yağlanması önemli bir sağlık sorunudur ve dünyada sıklıkla görülmektedir. Bu hastalığa neden olan birincil sebepler; obezite, insülin direnci, tip II diyabet, Hipertrigliseridemi, düşük HDL, hipertansiyon yani metabolik sendrom denilmektedir. İkincil sebepler ise beslenmeye bağlı olarak yaşanılan hızlı kilo kaybı, yapılan mide ameliyatları, protein-enerji malnütrisyonu ve total-paranteral beslenme olarak gösterilmektedir. Diğer ikincil sebeplerden bahsedecek olursak metabolik hastalıklar, toksik yük oluşumu, enfeksiyonlar ve bazı ilaçlar sebep olarak gösterilmektedir.” açıklamasında bulundu.
AKDENİZ DİYETİ
Akdeniz diyetinin karaciğer yağlanmasına karşı etkileriyle ilgili bir araştırmanın verilerine de yer veren Uzm. Dyt. Satar, “Yapılan bir çalışmada Akdeniz Diyeti ile beslenen hastaların diyete uyumu ile uyumlu olmayanların vücut yağ oranlarında farklılık bulunmuştur. Aynı zamanda Akdeniz Diyetine uyum azaldıkça karaciğer yağlanmasına ilişkin biyokimyasal değerlerin arttığı görülmüştür. Bir önemli husus ise düşük glisemik indeksli besinlerin tüketilmesi gerekmektedir. Aynı zamanda yüksek fruktozlu mısır şurubu, früktoz ve sakkaroz tüketimi sınırlandırılmadır.” dedi.