Uşak Belediyesi’nin Ekim 2024'te habersiz bir şekilde kilidini değiştirip, kapı dışarı ettiği ve eşyalarını vermediği Uşak Diyabet Derneği, bu süreçte mücadelesini bırakmadı ve eşyalarını geri aldı.
Uşak Belediyesi Yöneticilerinin kentteki bazı sivil toplum kurumlarına “AK Parti’ye yakın olduğu” iddiasıyla takındığı tutum dikkat çekiyor. Protokolü olduğu halde habersiz bir şekilde kilitlerini değiştirdiği gruplar arasında, diyabet hastası çocuklara hizmet veren ve Atatürk Kültür Merkezi’nde faaliyet gösteren, Uşak Diyabetliler Derneği de yer aldı.
Buna göre Ekim ayında, Dernek Başkanı Sercan Bozer ve yöneticileri, bir sabah bina anahtarının kapıyı açmadığını ve kilidin değiştirildiğini fark etti.
Kapı dışarı edildiklerini anlayan dernek yönetimi, burada eşyaları olduğunu ve diyabet hastalarının ilaçlarının da bulunduğunu ifade etti. Dernek Yöneticileri, kendilerine yeni bir yer buldu, fakat eşyaları Uşak Belediyesi yöneticileri tarafından teslim edilmedi.
DİYABETLİ ÇOCUKLAR KENDİ EŞYALARINI TAŞIDILAR
Uşak Belediyesi’nin yöneticilerinin tutumu nedeniyle mücadele başlatan Dernek Başkanı Sercan Bozer ve yöneticiler, araya Uşak Valisi ve kentteki diğer yöneticilerin kapısını çaldı. Şeker ölçümü yapan iğne uçları, şeker ilaçları ve diğer gereksinim duyulan malzemeler kaldığı için mağdur olan diyabetli çocukların talepleri 5 ay sonra yerine getirildi. Habersiz ve kanuna aykırı olarak kapı dışarı edilen çocuklar, kendi eşyalarını taşıyarak yeni dernek binasına götürdüler. Edinilen bilgiye göre dernek yönetimine 3 ay önce tebligatta bulunuldu, fakat başkanın tedavi süreci nedeniyle 2 ay daha erteleme durumu hasıl oldu.
UŞAK BELEDİYESİ YÖNETİCİLERİNE BU TAVIR HİÇ YAKIŞMADI
Konuya ilişkin açıklama yapan Uşak Diyabetliler Derneği Başkanı Sercan Bozer şu ifadeleri kullandı: “Hoş bir davranış değildi koskoca belediye ve belediye başkanına yakışmadı. Türkiye’ye örnek oldu aslında. Konuyla ilgili olarak savcılığa başvurduk ama mahkemeye sürecine girmeden anlaşmaya vardık. Ama süreç 3 ay sürdü. Ama benim de tedavi olmam nedeniyle 2 ay daha uzayarak 5 aya yayıldı. Bu süreçte bizim cihazlarımız kullanıldı mı kullanılmadı mı, sayımdan sonra bakacağız her hangi bir eksiklik durumunda ilk önce belediyeyle olmazsa adli merciler aracılığıyla talep edeceğiz, eksik yoksa teşekkür ederiz çekiliriz kenara. Bazı ilaçlarımızın tarihinin geçtiğini gördük, ilaçların en düşük maliyeti bin liradan başlıyor. Tabi bunlar milli sermaye, bir külfet olarak görüyoruz, bunların da tazminini isteyeceğiz”.