Geçtiğimiz ay Uşak Belediye Meclisi’nde gündeme gelen yabani otlar, yazın kavurucu sıcağıyla birlikte kurudu ve zaman zaman yangınlara neden olmaya başladı. Önceki gün Uşak Sarayaltı Mahallesi’ndeki Seher Camii civarında bulunan kuru otlar, aşırı sıcak hava nedeniyle tutuştu. Yanan otlara müdahale eden Uşak Belediyesi İtfaiyesi ekipleri, büyümeden kontrolü sağlarken, her hangi bir kayıp yaşanmadı. Otların yaz döneminde ciddi bir sıkıntı olduğunu belirten Sarayaltı Mahallesi Muhtarı Cemil Cevher, belediyenin bu konuda çalışma yapmasını istedi.
Arsa sahiplerinin bazılarının yurtdışında olduğunu ve otlarla ilgilenilmediğini belirten Cevher, “Mahallemizde bir gün içinde, kuru ottan kaynaklı 2 yangın oldu ve neyse ki zamanında müdahale edilerek söndürüldü. Fakat bu tip alan çok fazla ve bu yıl yoğun yağmur yağdığı için otlar normalden çok daha uzun. Otlarımızın biçilmesi lazım, yoksa daha büyük sıkıntılar da olabilir. Bu konuda Uşak Belediyesi’nin yaşadığı sorunları da biliyoruz, fakat yanma seviyesine gelen kuru otlara da mutlaka bir çözüm bulunmalı” dedi. Söz konusu durumun kentteki tüm mahalleler için geçerli olduğu ve bunu karşı kesin çözüm talep edildi.
UŞAK BELEDİYESİ DAHA ÖNCE OTLARI GÜNDEME ALDI
Öte yandan Uşak Belediye Başkanı Mehmet Çakın, daha önce yaptığı bir açıklamada, kuru ot sorununu gündeme aldıklarını belirtti. Kuru otlara karşı çalışma yaptıklarını Uşak Belediye Meclisi’nin bu ayki toplantısında konuşan Başkan Mehmet Çakın, “Burada gördüğümüz otların büyüdüğü yerlerin çoğu özel mülkiyet. Göreve geldiğim ilk yıl bununla ilgili bir çalışma yaptık. Hukuk komisyonuna da konuyu havale ettik ve buradaki arsalardan bir bedel karşılığında ve bunun daha sonra vatandaşa yansıtılması kaydıyla bir karar alma yoluna gittik. Bunun mevzuata uygun olmadığına dair bir görüş ortaya çıktı ve önerimizi geri çektik. Yer sahipleri, burada size neden izinsiz ve habersiz yapıldığına dair bir sorunla da karşımıza gelebilir. Yapmaz demeyin, ya yaparsa? Bunu dediğiniz gibi hem bütün özel mülkiyetlere yapmaya başladığımız zaman, bizi kendi işimizden de alıkoyma riski de ortaya çıkarıyor. Biz tabii tehlikeye karşı ve uyarılara rağmen ulaşılamayanlar olduğunda, yine otları biçiyoruz” ifadesini kullanmıştı.