UŞAK'TAKİ CENAZE İLANLARI İÇİN TIKLAYIN
Mart 2024’te normal şartlarda yerel seçimlere gideceğiz. Partiler ve teşkilatlarda şimdiden bunun hazırlıkları dikkat çekiyor.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da, teşkilatlarına Kurban Bayramı tatili döneminden itibaren yerel seçimlerle ilgili çalışma yapmaları talimatını verdiğine dair kulis haberler dolaşıyor.
Yerel seçimi önemli kılan mevzu, seçilecek kişinin tek başkan olmayışı. Başkanla birlikte meclis seçiliyor ve dahası bir siyasi parti belediyelerde hakimiyeti elde ediyor.
Yerel seçim önü Uşak’ta da benzer konuşmalar çok sık yapılıyor ve gördüğümüz kadarıyla mevcut belediye başkanı önümüzdeki seçimlerde tekrar aday olacak gibi duruyor.
Daha önceki bir yazımda iktidar partisinde aday adaylarının çok olma ihtimalinin bu seçim düşük olduğunu dile getirmiştim.
Bu nedenle muhalefetin adayının kim olacağına değinmekte yarar var.
Bunun da dışında, muhalefetin ittifak yapıp yapmayacağı da henüz belli değil ve tabanda ittifak olmasına dair bir beklenti de mevcut. Bu süreci önümüzdeki günlerde genel merkezler düzeyinde yapılacak olan görüşmeler daha net ortaya koyar.
Muhalefette (ağırlıklı olarak CHP ve İYİ Parti) bazı aday adaylarının isimleri ön plana çıkmaya başladı. Son dönemlerde yaptığı açıklamalarla dikkat çeken ve belediyecilikle ilgili konularda mutlaka bir alternatif sunan Mimarlar Odası Uşak İl Temsilcisi Çağlar Samancı’nın adı başkan adayı olabilecekler arasında.
Yine CHP’de önceki 2 dönem vekillik yapan Özkan Yalım da, muhalefetin adayı olarak görülebilir. Fakat Özkan Yalım’ın sevenleri olduğu kadar, sevmeyenleri de mevcut.
MUHAMMET GÜR VE ALİ ERDOĞAN İSMİ ÖN PLANA ÇIKIYOR
İYİ Parti’den 14 Mayıs seçimlerine birinci sıra aday olarak giren ve seçimi Uşak şartlarında kazanmasına rağmen, yurtdışı oylarla geriye düşen Muhammet Gür’ün ismi hala taze ve vatandaşta kendisine yönelik bir teveccüh var.
2019’da da seçimi kıl payı kaybetmesi ve benzer kaderi 14 Mayıs’ta da yaşaması, iki farklı görüşü doğurdu. Bunlardan biri, bir şansızlık olduğu ve artık aday olmasının iyi olmayacağı yönünde. Bir diğeri de bu görevleri hak ettiği halde seçilememiş olması ve bu nedenle parti tabanı ve seçmende oluşan üzüntü…
İkinci düşüncenin daha yaygın olduğunu görüyorum ve kim ne derse desin bu seçim muhalefeti sürükleyecek 2 adaydan birinin Muhammet Gür olduğu kanısındayım.
Hatta 14 Mayıs seçimlerinin ardından AK Parti’de hatırı sayılır bir ağabeyimiz, “Bu adam çok iyi oy topluyor, bizimkilere yine kök söktürdü” yorumunu yapmıştı.
Bir diğer isim de 2 dönem Uşak Belediye Başkanlığı yapan Ali Erdoğan. Ali Erdoğan, kendisine yönelik suçlamalar ve 2 buçuk yıllık bir hapis döneminin ardından AKLANDI…
Bazıları bunun ters tepeceğini düşünse de Ali Erdoğan’ın da hala bir kabul görme durumu var ve vatandaşta bıraktığı izlenim iyi…
İYİ Parti’de 14 Mayıs seçimlerinde üçüncü sıra aday olan Tolga Pirinçci de aday olabilecekler arasında duruyor.
Saadet Partisi’nin İl Başkanı İbrahim Dağgezen de sağ kökenli oluşu ve teknik bir mesleğinin bulunması nedeniyle potansiyel adaylar arasında görülebilir.
ASGARİ ÜCRET UŞAK’TA HEMEN ERİMEYE BAŞLADI
Dün asgari ücrete yüzde 34 zam geldi ve 8 bin 500 TL’den 11 bin 402 TL’ye çıktı. Asgari ücrete gelen zamla beraber, ilimiz Uşak’ta da ekmek zamlandı ve yüzde 50 zamla fiyat 7,5 TL oldu.
Asgari ücrete zam gelmesi durumu Nisan sonundan itibaren konuşulmaya başladı ve fırıncılarımız da 1 ay öncesinden zam talebinde bulunmuştu. Gelen bu zamla beraber asgari ücretlinin aldığı ekmek sayısı düştü.
8 bin 500 TL’ye 1700 ekmek alabilen asgari ücretliler, 17 Temmuz itibariyle uygulanacak olan ekmek zammı sonrasında 11 bin 402 TL’ye 1520 ekmek ancak alabilecekler. Basit bir aritmetikle asgari ücretlinin ekmek alım gücünün yüzde 11,82 yani yüzde 12 eridiğini söylemek mümkün.
Tabii diğer mal ve hizmetlere gelecek zamlar bunun dışında. Daha önce ekonomik konjonktürle ilgili (istemeye istemeye) bir çalışma yapmıştım. Şu anda ülkemizde yaşanan durumun benzeri yıllar önceki Meksika krizine benziyor.
Ücretler sürekli artıyor fakat alım gücü düşüyor. Önceleri asgari ücrete zam haberleri ‘MÜJDE MÜJDE’ diye verilirdi. Gerçi bunu müjde olarak görenler yine görüyor ama bundan sonraki süreçte bu tip haberler, ‘KÖTÜ HABER’ başlıklarıyla verilebilir.
Hatta böyle giderse çalışanlar, mevcut durumu korumak için NE OLUR ZAM YAPMAYIN dahi diyebilir.
ALİ ARASLI ///