AK Parti Uşak Milletvekili Mehmet Altay, kentteki doğalgaz yatırım planlarıyla ilgili bir açıklama yaptı. Banaz ve Eşme’nin ardından Sivaslı, Karahallı ve Ulubey’e de doğalgazın ulaştırılacağını belirten Mehmet Altay, geçtiğimiz günlerde Karaağaç Mahallesine inşa edilen dar gelirli vatandaşlara yönelik TOKİ konutlarındaki doğalgaz iddialarına da yanıt verdi. Altay, “Burada doğalgaz patlaması diye bir durum yok. 1999’da buradaki çöplükten doğalgaz benzeri bir yakıt üretilmek istenmiş ve bunun uygun olmadığına dair bir rapor çıkmış. Bunun bölgeye doğalgaz verilmesiyle hiçbir ilgisi yok. Halkımızı bu tip yalanlarla kandıran ve onların konut edinmelerini engelleyenlere hakkımı helal etmiyorum” dedi.
AK Parti Uşak Milletvekili Mehmet Altay, Banaz ve Eşme’nin ardından, Ulubey, Karahallı ve Sivaslı’ya da doğalgaz altyapısı için çalışmaların başladığını söyledi. Altay, “Eşme ilçemizde ikamet eden hemşehrilerimize hizmet vermeye yönelik olarak, daha önce Cumhurbaşkanlığımız tarafından onayı çıkan "İlçelere Doğalgaz Ulaştırılması Amacıyla Alınan Karara Yönelik Usul ve Esaslar'a" binaen Kula ve Çivril güzergahı besleme hatları üzerinden yapılan değerlendirmeler; Enerji Bakanlığı ve EPDK nezdinde yaptığımız girişimler sonucunda daha maliyetli olmakla birlikte Çivril hattı üzerinden onaylandı. Eşme’yle birlikte Sivaslı, Ulubey ve Karahallı’ya da doğalgaz temin edeceğiz” dedi.
Doğalgaz kullanımının kent genelinde yaygınlaşmasının vatandaşa önemli bir hizmet olduğunu belirten Altay, Karaağaç Mahallesi’ndeki TOKİ dar gelirli gruba yönelik konutlarla ilgili ortaya atılan iddialara da yanıt verdi. Bölgede yeni inşa edilen konutlara doğalgaz verilmesinde bilimsel ve jeolojik bazda her hangi bir sorun olmadığını ifade eden Altay, “Biliyorsunuz dar gelir sahibi vatandaşların konut sahibi olması için hükümetimizin çalışmaları var. Belediyemizin ve TOKİ’nin çalışmalarıyla Karaağaç mahallesinde, konut oluşturmak, o bölgenin sosyo-kültürel gelişimine destek olmak, kamu yatırımlarının bu bölgede yaygınlaştığına dair rahatsızlığın kalkması ve o bölgedeki vatandaşların konut edinmesiyle ilgili süreç ilerledi. Artık ne diyeyim, millete hizmetten rahatsızlık duyanlar var. Bunun altını özellikle çiziyorum. Her bir noktada bu projenin başladığı günden beri, çöptü şuydu buydu diyorlar. Memlekette bir sürü değerlendirmeler yapılıyor. Bir insanın hayatının önem taşıdığı bir dönemde, biz vatandaşı böyle bir tehlikeye sokabilir miyiz? Oranın durumu resmi kayıtlarda var. Uşak’ın en sağlam yerinde yapılan konutları da bu şekilde baltalamaya çalıştılar. Buraya doğalgaz gelmiyor dediler ve buradaki binaların alımını engellemeye çalışıyorlar” dedi.
“BURAYA VERİLEN RAPOR 1999 DÖNEMİYLE İLGİLİ VE ÇÖPTEN ENERJİ ÜRETİMİNİ İÇERİYOR, BUGÜNKÜ PROJEYLE HİÇBİR ALAKASI YOK”
“Bu insanlar buradan ucuza konut alıp kendileri bir şeyler kazanma derdindeler. Öyle ki TOKİ’den daire başkanı ve UDAŞ Müdürü geldi. Biz bu dezenformasyonla milletin hakkının heba edildiğini anladık. Burada incelemeler yapıldı ve üniversiteden rapor alındı” diyen Altay, şöyle devam etti: “Üniversiteden 1999’da rapor veren profesörün raporu bugün aynı değil. Hatta adam buna güldü geçti. Orada çöpten doğalgaz üretimi yapılıp yapılmayacağına dair görüş istenmiş. Bu görüşü 1999’da istemişler ve olumsuz rapor verilmiş. Şimdi buranın hiçbir olumsuz bir durum taşımadığına dair rapor aldı. O raporu pazartesi günü biz resmen alıp paylaşacağız. Buradan vatandaşlar ucuza ve uzun taksitle konut elde edinebilecekler”.
“ÇEVRE YOLUNUN BİTEN KISIMLARINI KULLANIMA AÇACAĞIZ”
Altay, sözlerini şöyle tamamladı: “Şehrimizde sıkıntılı bir süreç içinde devam eden çevre yoluyla ilgili sayın vekilimiz, başkanımız ve bakanımızla görüştük. Çevre yolunun bu yılın sonunda trafiğe açılması için müracaatımızı yaptık. Bir an önce açma isteğimiz, şehir içindeki kamyon ve ağır vasıtaları Çivril yoluna yönlendirmektir. Bu sayede kirliliğin önüne geçeceğimizi düşünüyoruz. OSB’lerin yeni genişleme alanlarıyla ilgili sorunların çözülmesi için de büyük bir mücadele ve özveri ortaya koyuyoruz. Pandemi sonrası ve savaş riskinin ortaya çıkması nedeniyle, dünya genelinde arz ve talep dengesi bozuldu. Bizler pandemi dönemine rağmen büyük fedakarlıkla sürdüğümüz potansiyelimizin farkındayız. Bu potansiyeli kullanarak, krizi fırsata çevirebiliriz. Bunu yaparken de üretimin temel unsuru olan işgücünün de refahı için enflasyonla mücadelemiz sürecektir. Ek bütçe yaptık ve muhalefetin ek bütçe eleştirisi veya değerlendirmesini duymuyorsunuz. Ortaya çıkan bu döviz artışından kaynaklanan durum, vergi gelirlerinin de artmasına yol açtı. Milletin enflasyondan kurtulmaya ihtiyacı var. Biz ek bütçenin büyük bir bölümünü, ücretlilerin durumunun iyileştirilmesine ve asgari ücrete yapılan artırımdaki devlet desteğine ayırdık. İthal ettiğimiz temel ürünlerin bir an önce ülkemizde üretilmesine yönelik, stratejik ürünlere özel teşvikleri gündeme getirdik.”