Uşak Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Barış Metin, kentin işgalden kurtuluşunun 101'inci yıldönümü nedeniyle, “İşgal Yılları’nda Uşak” isimli programda, önemli bilgiler verdi.
Uşak Üniversitesi’nin youtube kanalı üzerinde işgal yıllarında kentte oluşan yerli ve milli kuvvetlerle ilgili bilgi veren Prof. Dr. Barış Metin, İbrahim Tahtakılıç ve Alaattin Tiritoğlu gibi isimlerin yaptıkları fedakarlıklara değindi. Uşak’ta milli orda kurma çabalarının Süleyman Sururi Bey tarafından hayata geçirilmek istendiğini, fakat dönemin Uşak Kaymakamı’nın buna karşı çıkarak, tüm Kuvâ-yi Milliye önderlerini tutuklattığını belirten Prof. Dr. Barış Metin, bu olaydan sonra kentteki dengelerin değişmeye başladığını belirtti. Prof. Dr. Barış Metin, kentte kurulan kuvvetlerle ilgili şu bilgileri verdi:
300 KİŞİLİK MİLLİ KUVVET, UŞAK’TA DEVLET YÖNETİMİNİ ELE GEÇİRDİ
Prof. Dr. Barış Metin, “Süleyman Sururi bey o dönemde Uşak’ta milli bir ordu kurma çabası içindeydi ve bu durum o dönemdeki sivil idareyi endişelendirdi. O dönemde, Uşak Kaymakamı Ahmet Tevfik Bey, halkı örgütleyen ve milli bir ordu kurmak isteyen gruba karşı, devlet kuvvetiyle karşı çıktı ve engel olmak istedi. Hatta Süleyman Sururi bey başta olmak üzere bir çok Kuvâ-yi Milliye önderlerini tutuklatmıştır. Bunun için Milli Mücadele’nin bölgedeki önemli isimlerinden Kulalı Kalkandelenli Tahsin bey komutasındaki yaklaşık 300 kişilik bir Kuvâ-yi Milliye grubu Uşak’ı ele geçirdiğini görüyoruz. Kaymakamlık binasını, devlet organlarını ele geçiren Kuvâ-yi Milliye bu olaydan sonra hakim olmaya başladı. 29 Ağustos 1920’ye kadar idareyi, Uşak’ta Kuvâ-yi Milliye ele geçirdi” dedi.
İBRAHİM TAHTAKILIÇ’IN MİLLİ MÜCADELEDEKİ YERİ
“Bu dönemde neler gelişti biraz da oraya bakalım. İbrahim Tahtakılıç’ın önderliğini yaptığı bir grup vardı” diyen Prof. Dr. Barış Metin, şöyle konuştu: “İbrahim Tahtakılıç o dönemde sözü dinlenen ve daha önce İttihat ve Terakki Partisi’yle işbirliğinde olan ve bu grupla çeşitli olaylarla arasında mesafe olan bir kişidir. İbrahim Tahtakılıç önderliğinde Uşak’ta başka bir örgütlenme daha gerçekleşti. İbrahim Tahtakılıç’ın üzerinde biraz duralım. İbrahim bey, Uşak’ta milli bir nizam kurma çabasında ve Batı Anadolu’nun Yunan işgaline karşı örgütleme görevi görmüş ve kongrelerde görev almış. Alaşehir’de bir kongre yapılıyor ve bu kongre Erzurum kongresine benziyor. Alınan kararlar ve şekil itibariyle Erzurum’la benzerdir. Alaşehir Kongresine İbrahim Tahtakılıç Uşak için katıldı ve Başkan Yardımcısı oldu. İbrahim Tahtakılıç Uşak’ta mücadele için ismini sıkça kullanacağımız birisidir. Bu kongre, Ege Bölgesi’ndeki Milli Mücadele Teşkilatını düzenleme ve yürütme görevini üstlenmiştir. Bir süre sonra kongre merkezi de Uşak oldu. Uşak, Kütahya’nın tamamı, Alaşehir, Manisa ve Ödemiş’i kapsayan ve daha sonra Simav’ı da kapsayan bir bölgeye yayıldı.”
İBRAHİM TAHTAKILIÇ
ASKERLERİN İHTİYAÇLARI UŞAK’TAKİ İMKANLARLA SAĞLANDI
Prof. Dr. Barış Metin, “Uşak’ta Kuvâ-yi Milliye nasıl örgütlendi? Uşak’taki ilk silahlı örgütlenme ya da ilk güçlü örgütlenme Uşak hücum taburudur ve bu tabur, 1919 Ağustos’ta 1882 ve 1883 doğumlu askerlerin görevlendirilmesi ile kuruldu. Heyet-i Temsiliye Başkanı Mustafa Kemal Paşa’nın başındaki milli teşkilatlara katıldılar ve destek oldular. Hücum taburunu da İbrahim Tahtakılıç’ın verdiği fikir üzerine kurdular. Bütün alet, edevat ve elbiseler dahi Uşak’taki şayak fabrikasında üretilmiş ve dikilmiştir. Uşak hücum taburu, Çerkez Ethem beyin birliklerine katıldı ve işgal kuvvetlerine karşı çeşitli cephelerde görev aldılar” ifadesini kullandı.
ALATTİN TİRİTOĞLU
20 GÜNLÜK EVLİ OLAN ALAATTİN TİRİTOĞLU, MİLLİ MÜCADELE İÇİN KENDİNİ ORTAYA KOYDU
Alaattin Tiritoğlu’nun fedakarlığına değinen Prof. Dr. Metin, “Bunun dışında Uşak akıncı müfrezesi kurudu ve hücum taburuna göre daha küçük bir birliktir. Başında Alaattin Tiritoğlu vardır ve henüz 20 günlük evliyken, ülkenin içindeki durumu görüp ve harekete geçmiştir. Bu anlamda milli mücadele tarihinde eşsiz bir yeri vardır. Alaattin Tiritoğlu, bu dönemde başında bulunduğu birliği oluşturarak, Demirci cephesinde Yunan hareketini engellemek için hareket etti. İşgalden sonra bu müfrezenin görevi sona erdi. Bir başka kuvvet de Uşak Milli Piyade Taburudur ve 250-300 kişilik bir gruptur. Bazı kaynaklarda 640 askere kadar da mevcudunu ulaştırmıştır. Uşak ve Eşme şubelerinden kayıt altına alınan askerlerce oluşturulmuştur. Uşak Süvari Alayı da vardır ve başında Hacımlı Mehmet bey vardır ve milli mücadelenin eşsiz kahramanlarındandır. Uşak Süvari Alayı, Çerkez Ethem kuvvetleri içinde yer almış ve Ali Fuat Paşa’nın da kuvvetlerine de katılmıştır.”
PROF. DR. BARIŞ METİN’İN UŞAK’IN KURTULUŞUNU ANLATAN AÇIKLAMALARINI İZLEYİN:
