CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve gazeteci Yılmaz Özdil arasında başlayan polemik, medyada geniş yankı buldu. Yılmaz Özdil ve Özel arasındaki ‘Bidon Kafalı’ polemiğine CHP Sözcüsü Deniz Yücel de dahil oldu.
Özgür Özel’e “Sözlerini yedireceğim” diyen Yılmaz Özdil’e tepki gösteren Deniz Yücel’in şu mesajı kavganın geldiği noktayı gözler önüne serdi: “Bu güne kadar kime hangi sözünü yedirdin de, mahalle kabadayısı gibi efeleniyorsun Yılmaz Özdil? Haddini bil!”
BU TARTIŞMA YILMAZ ÖZDİL VE ÖZGÜR ÖZEL ARASINDA DEĞİL
Medyada yer alan haberlerin dışında konuya farklı yaklaşan bazı isimler oldu. Bunların başında Enver Aysever geldi ve esas sıkıntının Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel arasında olduğunu dile getirdi. Peki Yılmaz Özdil ve Özgür Özel ‘özelindeki’ tartışma CHP’nin içindeki bir kutuplaşmanın işaret fişeği olabilir mi?
Bana göre bu sorunun cevabı net bir ifadeyse ‘EVET’tir. Çünkü Yavuz Sultan Selim’in ‘babasını boğdurmadan önceki kullandığı’ tabirle ‘İktidar gölge kabul etmemektedir’…
CHP’deki kavga basit bir gazeteci ve siyasetçi polemiği olarak okunmamalı. Önümüzdeki genel seçimlere doğru CHP’de büyük bir kırılma yaşanabilir. Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı için yeni bir parti kurması da bu süreçte muhtemeldir düşüncesindeyim.
Yılmaz Özdil'in İmamoğlu'na yakın olması bu düşüncemi kuvvetlendiriyor. Ayrıca İmamoğlu'nun sözcüsü gibi davranan İsmail Saymaz'ın da Yılmaz Özdil'e göndermenin ardından Özel ve ekibine tepki göstermesi de argümanlar arasındadır.
AK Parti'ye yakın medyanın Özgür Özel'i sürekli parlatması, olası bir seçimde CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olmasını sağlamak içindir. Sokaktaki CHP'liler de tıpkı Yılmaz Özdil gibi Özgür Özel'in tutum ve tavırlarını beğenmiyor.
Peki İmamoğlu’nun CHP’yle köprüleri atması AK Parti’ye yarar mı?
Şimdi bu komplo teorisi üzerinden gidelim ve İmamoğlu’nun tıpkı ‘Adnan Menderes’ gibi bir parti kurduğunu farz edelim. İmamoğlu’nun kuracağı partinin CHP’yi böleceği düşünebilir. Bu olasılıkta CHP’nin oyu komple bölünmez ve kemik oyu yine partide kalır.
Fakat AK Parti seçmeni ve tabanı ise burada konumlanabilir. AK Parti seçmeni de eskisi gibi değil, çünkü lidere bağlı olan siyasi oluşumlar yıllar ve yaş faktörüyle bir süre sonra inişe geçiyor. İmamoğlu’nun olası bir parti kurması durumunda, buraya en çok AK Parti tabanından ilgi olacağını düşünüyorum. Zaten son seçimde İYİ Parti’yi büyük oranda kendi potasında eritti.
Merkez sağ seçmeni temsil edecek yeni bir parti, olası bir erken seçimde 2002’de olduğu gibi tek başına iktidar olabilir.
Ayrıca İmamoğlu ve Özgür Özel (CHP) arasında bir kan uyuşmazlığı olduğunu görmemek de aptallık olur.
YAZAN: ALİ ARASLI