Şirketten yapılan açıklamaya göre, kara araçları ürün grubu ihracatçısı Koç Topluluğu şirketlerinden Otokar, Türk savunma sanayisini uluslararası arenada temsil etmeye devam ediyor.
Dünya genelinde 40'tan fazla ülkede 33 bini aşkın askeri aracı aktif görevde kullanılan Otokar, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) başkenti Abu Dabi'de 21 Şubat'a kadar devam edecek fuarda, kara sistemlerindeki ürün ve kabiliyetlerini tanıtıyor.
Abu Dabi Ulusal Sergi Merkezi'ndeki (ADNEC) Otokar standında, COBRA II 4x4 taktik tekerlekli zırhlı aracı 12,7 milimetre (mm) keskin kuleyle, ARMA 6x6 zırhlı muharebe aracı 25 mm mızrak kule sistemiyle, ARMA 8x8 ve ARMA II 8x8 zırhlı muharebe araçları 30 mm mızrak kule sistemiyle, TULPAR modüler zırhlı paletli aracı ise 120 mm HITFACT MkII Leonardo kuleyle yer alıyor.
Fuarda, EDGE Grubu ve Otokar ortak girişimi Al Jasoor firmasının standında ise RABDAN 8x8 zırhlı kurtarıcı aracı, ilk kez ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
COBRA II'NİN GENİŞ SİLAH ENTEGRASYONU
Dünya genelinde 20'den fazla son kullanıcıda aktif görev yapan COBRA II 4x4 taktik tekerlekli zırhlı aracı, yüksek koruma ve taşıma seviyesi, büyük iç hacmiyle öne çıkıyor. Yüksek hareket kabiliyetinin yanı sıra komutan ve sürücü dahil 10 kişilik personel taşıma kapasitesine sahip COBRA II, balistik, mayın ve el yapımı patlayıcı (EYP) tehditlerine karşı koruma sunuyor. Zorlu arazi ve iklim koşullarında yüksek performans sağlayan COBRA II'nin, geniş silah entegrasyon ve görev donanım ekipman opsiyonları bulunuyor. Ürün, sahip olduğu modüler yapı sayesinde personel taşıyıcı, silah platformu, kara gözetleme radarı, kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer (KBRN) keşif aracı, komuta kontrol aracı ve ambulans olarak görev alabiliyor.
Fuarda iki farklı modeliyle sergilenen Otokar'ın yüksek taktik ve teknik özelliklere sahip çok tekerlekli modüler zırhlı aracı ARMA'nın, üstün hareket kabiliyeti ile mayın ve balistik koruma özelliğinin yanı sıra orta ve yüksek kalibre silah sistemi entegrasyon opsiyonları bulunuyor. Zorlu arazi ve iklim koşullarında, barış koruma ve insani yardım operasyonlarında hizmet veren, amfibik opsiyonu da bulunan ARMA, yüksek muharebe ağırlığına ve geniş iç hacme sahip. İhtiyaçlar doğrultusunda farklı silah ve kule sistemleriyle donatılabilen ARMA ailesi, zırhlı personel taşıyıcı, zırhlı muharebe aracı, komuta kontrol, KBRN keşif aracı gibi farklı görevlerde kullanılabiliyor.
Otokar'ın asimetrik tehditleri göz önüne alarak geliştirdiği ARMA II 8x8, yüksek balistik, mayın ve EYP korumasını, arazi kabiliyetiyle optimum şekilde sunuyor. 40 ton azami yüklü ağırlığa sahip araç, muharebe koşullarında daha fazla taşıma kapasitesi ve koruma özelliklerinin yanı sıra 120 milimetre kalibreye kadar ağır silah sistemlerinin entegrasyonuna imkan veriyor. Yüksek teknolojili ARMA II'de 6 silindirli, turbo dizel, 720 bg gücünde motor yer alıyor. 3 yıllık çalışma sürecinin ardından tüm testleri başarıyla geçen ARMA II, zırhlı muharebe aracından zırhlı personel taşıyıcıya, komuta kontrol aracından hava savunma görevlerine kadar pek çok farklı kullanım alanı sunuyor. Araç, büyütülebilen gövde ana yapısının sağladığı ilave hacimle, bakım-onarım ve ambulans gibi çeşitli görevleri de yerine getirebiliyor.
TULPAR modüler zırhlı paletli aracı, hareket kabiliyeti, yüksek ateş gücü ve beka özellikleriyle dikkat çekiyor. 28 bin ile 45 bin kilogram arasında genişleme potansiyeline sahip modüler tasarımı, farklı konfigürasyonlar için ortak gövde yapısı ve alt sistemler kullanılmasını sağlıyor. Sert iklim koşullarında ve ağır arazi şartlarında test edilen TULPAR, balistik ve mayın korumasına sahip. 120 milimetreye kadar yüksek ateş gücü gerektiren görevlerde etkin çözümler sunan TULPAR, hareket kabiliyeti sayesinde ana muharebe tanklarının ağırlıkları nedeniyle görev yapamadığı dar sokaklar, hafif köprüler ve ağaçlık arazilere de girebiliyor.
- "2000 yılından bu yana Ortadoğu ve Körfez bölgelerinde hizmet veriyor"
Açıklamada görüşlerine yer verilenlerden Otokar Genel Müdürü Aykut Özüner, ürün gamlarında bulunan farklı model araçların, 2000 yılından bu yana Ortadoğu ve Körfez bölgelerinde farklı kuvvetlerde başarıyla hizmet verdiğini belirtti.
Özüner, "Kullanıcılarla daha yakın temas kurabilmek ve ihtiyaçlarına hızlı yanıt verebilmek için 2016 yılında Abu Dabi merkezli Otokar Land Systems şirketimizi kurduk. Bu girişimimizle, bölgedeki varlığımızı daha da güçlendirdik." ifadelerini kullandı.
Otokar Askeri Araçlar Genel Müdür Yardımcısı Sedef Vehbi ise Otokar'ın bölgede önemli işlere imza attığını, 2017 yılında 8x8 taktik tekerlekli zırhlı araç sözleşmesini BAE ile imzaladıklarını ve teslimatları başarıyla tamamladıklarını bildirdi.
Vehbi, " Üstün tasarım, test ve üretim kabiliyetlerimiz sayesinde, kullanıcılarımızın sürekli değişen gereksinim ve ihtiyaçlarına hızlı cevap verebilme yeteneğine sahibiz. Otokar, günümüzde teknoloji transferi ve yerel üretim kabiliyetiyle de ön plana çıkıyor. Ülkelerin ihtiyaçlarına en iyi şekilde cevap vermek üzere teknoloji transferi, yerel üretim ve ortak projeler geliştirme gibi işbirliklerine her zaman açığız. IDEX süresince mevcut kullanıcılarımızla işbirliklerimizi geliştirip, yenilerini eklemeyi hedefliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.