Son dönemlerde en sık duyduğum kelime öbeği, “covid-19’u yönetemiyoruz”…
Bence sadece covid-19’u değil, hiçbir işimizi denk yapamıyoruz.
Sağlık Bakanını işiyle değil, babacan tavrıyla manşet yapan gazetelerimiz var…
EBA’yı yönetemeyen bir milli eğitim bakanlığımız var…
Özel okul sahibi bir Milli Eğitim Bakanımız var…
Var oğlu var…
Neyse bugünkü konumuz, HEBA…
Pardon EBA…
Eğitimde ve sağlıkta fırsat eşitsizliğinin yaşandığı bir çağdayız. Hele hele pandemiyle bu durum öyle bir ayyuka çıktı ki, parası olan yaşayacak ve eğitim alacak.
Güçlü olanın hayatta kaldığı bir düzen…
İlkel çağdan tek farkı, bedenin ve aklın gücünün değil, paranın gücünün konuştuğu bir devir…
Devlet okulları kapalı!
Özel okullar kapalı ama etüt merkezi kılıfıyla açık…
Yani devlet okuluna giden çocuk, evinde tablet, PC veya internet yoksa derslerini takip edemeyecek.
Derslere girse de saç baş yolacak…
Devletin öğretmeni, çocuklarla ilgilenmek yerine, sınıfların velileri için açılan whatsapp gruplarına laf yetiştirmekle meşgul olacak.
Bkz: -Hocam ders bitti mi....
-Biz de giremedik...
-Birden ekran karardı...
-Ne oluyor yahu....
Sınıf öğretmeni: Sistem yeni yeni oturuyor. Zamanla sorunlar bir şekilde... Anladınız siz onu...
İki de bir hat kesilecek veya öğretmenin dediğinden hiçbir halt anlaşılamayacak.
Buraya kadar her şey Türkiye’nin normalleri… (Daha doğrusu yeni normalleri)
Esas iş bundan sonra…
Özel okullarda eğitim yüz yüze devam ediyor.
Etüt merkezi kılıfıyla dersler yapılıyor.
İnsan ister istemez sormadan edemiyor…
Bu virüs, özel okullara uğramıyor mu?
Yoksa kapıda güvenlik görevlisi, virüsü içeriye sokmuyor mu?
Madem bu virüs özel okula girmiyor, açın devlet okulları da olsun bitsin.
Yoksa yeni normal dönemde, devlet okullarına yer yok mu?
SEVGİYLE KALIN…
ALİ ARASLI
